Bitcoin, enflasyonu önlemek için protokolüne durağan(durgun) olarak kodlanmış bir limit olan 21 milyonluk durağan(durgun) bir maksimum arza haizdir. Sadece bu sınır çoğu zaman Bitcoin’in kıtlığının ana sebebi olarak gösterilse de, gerçekte dolaşımdaki Bitcoin’in gerçek sayısı daha düşük – muhtemelen fazla daha düşük – kalıcı olarak kaybedilen paralar sebebiyle.
Tahminler değişim gösteriyor sadece birkaç milyon Bitcoin’in kurtarılamaz olduğu yaygın olarak kabul ediliyor. Bu paralar teknik olarak hâlâ blok zincirinde yer ediniyor sadece unutulan şifreler, atılan cüzdanlar, erişim talimatları olmadan ölüm yada öteki yitik türleri sebebiyle sonsuza kadar erişilemez durumda.
İçindekiler
Ne Kadar Bitcoin Kaybedildi?
Chainalytics şeklinde blockchain çözümleme firmaları, ortalama 3,7 milyon Bitcoin’in kalıcı olarak kaybolabileceğini tahmin ediyor. Öteki tahminler ise 4 ila 5 milyona kadar çıkıyor. Maksimum arzın 21 milyonla sınırı olan olduğu göz önüne alındığında, bu, tüm Bitcoin’in %17,6 ila %23,8’inin tamamen yok olabileceği anlamına geliyor.
Bitcoin’in kendi gizleme kayıpları döviz kayıplarını aşıyor son veriler. Başlangıçtan bu yana, öz saklamanın fena yönetimi sebebiyle 1,6 milyon Bitcoin kaybedilirken, borsa ihlallerinden meydana gelen 1,2 milyon Bitcoin kaybedildi. Büyük kambiyo kayıpları 2011, 2013 ve 2014 yıllarında meydana geldi.
Bitcoin’in takma adlı yaratıcısı Satoshi Nakamoto’nun, ağın ilk günlerinde çıkarılan ortalama 1 milyon Bitcoin’i tutan cüzdanları denetim ettiğine inanılıyor. Bu madeni paralar hiçbir vakit hareket ettirilmedi ve bir çok şahıs bunlara ya kasıtlı olarak dokunulmadığını ya da kaybolduğunu varsayıyor. Bu madeni paraların yitik olarak sayılıp sayılmayacağı tartışılıyor, sadece bunlar etkisiz kalıyor ve aksi kanıtlanana kadar etkili bir halde dolaşımdan kaldırılıyor.
Ek olarak okuyun: Satoshi Nakamoto’nun Kimliği? HBO Belgeseli Şüpheleri Artırıyor
Bitcoin’in Kaybolmasının Ana Sebepleri
1. Yitik Hususi Anahtarlar
Bitcoin’in erişilemez hale gelmesinin en yaygın sebebi, hususi anahtarların kaybıdır. Bitcoin sahipliği bir kriptografik anahtar tarafınca denetim edilir. Eğer sahibi hususi anahtarı kaybederse, koine erişim kalıcı olarak ortadan kalkar. Geleneksel bankacılığın aksine merkezi bir otorite yada gizyazı sıfırlama mekanizması yoktur.
Madeni paralarını eski durağan(durgun) disklerdeki yada USB belleklerdeki cüzdanlarda saklayan kişiler, donanım arızası, hırsızlık yada kolay bir yanlış yerleştirme sebebiyle erişimlerini kaybetmişlerdir. İlk Bitcoin kullanıcılarının bir çok, paralarına bugün olduğu şeklinde aynı özeni göstermedi ve sonunda ulaşacakları değerin bilincinde değildi.
Ek olarak okuyun: Tohum İfadelerinizi Saklamanın En İyi Yolları Nedir?
2. Unutulan Cüzdan Şifreleri
Cüzdan şifrelemesi, hususi anahtara erişim için parola gerektirerek extra bir güvenlik katmanı ekler. Bu şifreyi yitirmek, anahtarın kendisini yitirmek kadar nihai olabilir. Milyonlarca dolarlık Bitcoin’i olan kullananların, şifrelerini unuttukları ve yalnızca sınırı olan sayıda tecrübe etme hakları olduğundan erişemedikleri cüzdanlarda kilitlendiğine dair hikayeler ortaya çıktı.
Tanınmış bir durum Stefan Thomas’ın durumu7.000’den fazla BTC içeren bir cüzdanın kilidini açmak için yalnızca iki tahmini kaldı. Başarısız olursa paralara ulaşılamayacak.
3. Atılan Donanım
İnsanların Bitcoin cüzdanlarını içeren durağan(durgun) diskleri yanlışlıkla attığı oldukca sayıda yüksek profilli olay var. Bunlardan en ünlülerinden biri, yanlışlıkla İngiltere’den James Howells’tir. bir sabit sürücüyü attı 2013 senesinde 8.000 BTC içeren bir cüzdan içeriyordu. Senelerce çöp depolama kapasitesini geri kazanma umuduyla kazı yapmak için izin almaya çalıştı fakat şu ana kadar başarıya ulaşmış olamadı.
4. Erişimi Aktarmadan Ölüm
Bazı durumlarda, insanoğlu cüzdanlarındaki hususi anahtarları yada tohum sözcüklerini paylaşmadan öldüler. Uygun miras planlaması olmadan bu paralar etkili bir halde dolaşımdan kaldırılır. Erken benimseyenler yaşlandıkça yada beklenmedik bir halde öldükçe bu daha büyük bir mesele haline geliyor. Geleneksel banka hesaplarının aksine Bitcoin, ölüm belgesi yada yasal belgelerle kurtarılamaz.
5. Erken Madencilik ve “Toz” Cüzdanları
Bitcoin’in ilk günlerinde madencilik kolaydı ve madeni paralara çoğu zaman gelişigüzel davranılıyordu. Bu ilk cüzdanların bir çok, artık erişilemeyen yada hiçbir vakit muntazam bir halde güvence altına alınmayan, “toz” olarak malum ufak miktarlarda Bitcoin içeriyor. Bu cüzdanların büyük bir kısmı on yılı aşkın bir süredir herhangi bir hareket göstermedi ve kaybolmuş sayılıyor.
Bazı cüzdanlarda yalnızca birkaç sent değerinde Bitcoin bulunabilir, sadece zaman içinde bu miktarlar mühim hale geldi. Geri kazanım maliyeti değerden daha ağır bastığında, bu paralar fiilen arzdan çıkar.
6. Adresleri Yaz
Bitcoin yakmak, onu malum hususi anahtarı olmayan bir adrese (paraların alınamayacağı genel bir adres) göndermeyi ihtiva eder. Bazıları kasıtlı olarak bir noktayı kanıtlamak yada madeni paraları dolaşımdan kaldırmak için kullanıldı. Bu, kazara meydana gelen kayıplarla karşılaştırıldığında nispeten ender olsa da, dolaşımdaki arzın genel olarak azalmasına katkıda bulunuyor.
A ortak yazma adresi öyleki 1BitcoinEaterAddressDontSendf59kuEVakit içinde binlerce BTC alan. Bu işlemler blockchain üstünde doğrulanabilir ve kalıcıdır.
Bu Niçin Mühim?
Arz kaybı Bitcoin’in gerçek kıtlığını etkiliyor. Protokol 21 milyonluk bir limiti mecburi kılsa da, hangi tahminin kullanıldığına bağlı olarak erişilebilecek coin sayısı muhtemelen 17-18 milyona yakın olacak. Bu, kalan Bitcoin’i ilk bakışta göründüğünden daha kıt hale getiriyor.
Yitik paralar bununla birlikte yatırımcı davranışını da etkisinde bırakır. Potansiyel olarak daha azca madeni para mevcut olduğundan, sahipleri satmaya daha azca istekli olabilir, bu da arzın daha da daralmasına niçin olabilir. Bu, Bitcoin’in kıtlığın uzun vadeli kıymeti tetiklediği “dijital altın” anlatısını destekliyor.
Teknik düzeyde Bitcoin, kaç tane coinin kaybolduğuna bakılmaksızın aynı şekilde çalışmaya devam eder. Protokolde yitik paraları ortadan kaldıracak yada tekrardan tanıtmış olacak bir mekanizma yok. Blok zincirinde görünür ve doğrulanabilir halde bırakılırlar sadece kalıcı olarak dondurulurlar.
Ekonomik açıdan deflasyonist düzeltmeye benzer. Yitik madeni paralar etkin arzı azaltır ve talep durağan(durgun) kalırsa yada artarsa kalan madeni paraları birim başına daha kıymetli hale getirir.
Ek olarak okuyun: Tüm Bitcoinler Çıkarıldığında Ne Olur?
Son Düşünceler
Bitcoin’in durağan(durgun) arzı temel özelliklerinden biridir, sadece gerçek kullanılabilir arz, yitik paralar sebebiyle daha düşüktür. Anahtarların unutulması, kazara kaybolma yada ölüm sebebiyle bu paralar işlevsel olarak dolaşım dışıdır.
Ağ olgunlaştıkça ve güvenlik uygulamaları geliştikçe yitik oranının yavaşlaması umut ediliyorsadece kuramsal ve fiili arz arasındaki mevcut fark devam edecek. Bu, Bitcoin’in kıtlık hikayesine, yazılım tarafınca değil, insan hatası ve zaman içinde denetim edilen başka bir katman daha ekliyor.
